1 Şubat 2007 Perşembe

Çevre Yönetim Sistemleri

Dünyanın ve Türkiye’nin önemli sorunlarından biri Çevre Kirliliğidir. Çevre kirliğinin insanlar ve canlılar için büyük olumsuzluklar barındırmaktadır. Peki, evre kirliliğini önlemek için ne yapıyoruz? Kirliliğin önlenmesi için alınacak önlemler ne olmalıdır? Kirliliğin önlenmesinde atılacak adımlardan biri Çevre Yönetim Sistemini geliştirmek ve onu uygulamaktır.

Çevre yönetim sistemini tanımlamadan önce Çevre nedir? Sorusunu cevaplamamız bize çevre yönetim sisteminin etkili olacağı sınırlarını verecektir. Çevre, doğada canlı ve cansız varlıkların bulunduğu ve karşılıklı ilişkilerin gerçekleştiği ortamdır. Bu tanımı kuruluşu düşünerek yaptığımızda; çevre bir kuruluşun faaliyetlerini içinde yürüttüğü hava, su, toprak, tabii kaynaklar, belli bir ortamdaki bitki, hayvan topluluğu, insan ve bunların birbiriyle olan ilişkilerini içine alan ortamdır. Bir çalışan açısından çevre makinelerden, fabrika etrafından ve onu çevreleyen havadan oluşur. Bu çevreler birbirini etkiler. Örneğin, atıklar üretildiği o çevreyi ürünler ise diğer çevreyi etkiler. Bu etkileşmenin önemli bir sonucu çevre kirliliğidir, bunun sonucu oluşan hastalıklar özellikle kanser vakaları insan hayatını tehdit etmektedir.

Çevre yönetimi bu aşamada önem kazanıyor. Çevre yönetimi; doğal ve fiziksel çevrenin gelişimine yönelik yapılan uygulamaların bütünüdür.

Çevrenin gelişimi;

  • Kaynakların en iyi şekilde kullanılması

  • Zararların en aza indirilmesi

  • İnsan ihtiyaçları ile doğal kaynaklar arasındaki denge oluşturularak sağlanır.

Çevre yönetiminin amacı sonradan çareler aramak yerine önceden koruma/önleme politikaları oluşturmak üretim sonunda problemi çözmek yerine üretim sırasında çözümler bulmaktır.

Sanayi; toplumların refah düzeyinin yükseltilmesinde, istihdam yaratılmasında Ülkelerin sosyal ve ekonomik yönden gelişmelerinde çok önemli role sahiptir. Sanayi sektörü üretim faaliyetleri içersinde yeni teknolojiler geliştirerek ve uygulayarak, kaynakların daha akılcı kullanılmasında, çevre ile uyumlu gelişmenin sağlanmasında önemli işleve sahiptir. Unutulmamalıdır ki, her sanayi az yada çok atık ve emisyon çıkartır.

Çevre dostu ürünler üretmek, bunları üretirken çevreye zarar vermeyen teknolojiler kullanmak, kullanıldıktan sonra geri dönüşüm sağlamak amacıyla Çevre Yönetim Sistemleri geliştirilmiştir. Çevre yönetim sistemi; çevre yönetiminin bir sistem halinde uygulanmasıdır. Bu sistemin uygulanmasında uygulayıcılardan her biri bir zincirin halkasını oluşturur. Bu zincirin sağlamlığı halkalara bağlıdır. Nasıl ki zincirlerin devamı için bir halkanın bile büyük önemi varsa Çevre Yönetim Sisteminde de uygulayıcılardan her birinin önemi çok büyüktür.

Bu tanımlar göz önüne alındığında çevre yönetim sistemleri; işletmelerin çevreye verdikleri veya verebilecekleri zararların azaltılması veya mümkünse ortadan kaldırılabilmesi için geliştirilen yönetim sistemleridir. Bu yönetim sistemi, ürünlerin hammaddeden başlayıp nihai ürün haline getirilerek müşterilere sunulmasına kadar geçen sürecin her aşamasında çevresel etkilerin belirlenmesi, gerekli önlemlerle kontrol altına alınması ve çevreye verilebilecek zararın en aza indirilmesini sağlayacak bir sistem oluşturulmasını ifade eder.

Alınacak önlemlerin iyileştirilmesini ve sürekliliğini sağlamak için standartlar oluşturulmuştur. Uluslar arası kabul görmüş bu standartlar Uluslar Arası Standartlar Kurumu tarafından yayınlanmıştır. Uluslar Arası Standartlar Kurumu ISO 14000 serisini yayınlayarak çevreye verilecek etkinin en aza indirilmesinin amaçlamıştır.

Çevre yönetim standartları; İşletmelerin faaliyetlerini kontrol altına alabilecekleri yapıyı sağlar. Bu standartlar kanun ve mevzuata uyulmasını şart koşar. Bir ürün standardı olmayan Çevre Yönetim Sistemi Standartları ne üretildiğinden çok nasıl üretildiğiyle ilgilenir.

ISO 14000 Standart Serisi

ISO 14000 standartları Serisi işletmelerin karşılaştıkları çevre konularını belirlemelerinde yardımcı olacak yönetim sisteminin temel belgeler setini içermektedir. Çevre yönetim sistemi standartları 60 dolayına ulaşmıştır. Bunları özet olarak şu şekilde gruplandırırız.

14001–14004: Çevre Yönetim Standartları

Bu standartlar işletmelerin daha çok sorumlu olduğu standartlardır. Kuruluşların Politika amaçlarının belirlenmesinde, çevre yönetim prensip ve sistemlerinin geliştirilmesi ve uygulanmasında, bunların diğer yönetim sistemleriyle koordinasyonunun sağlanmasında kılavuzluk yapar.

ıso 14010 – 14012: Denetleme

Kuruluşlara, denetçilere ve onların müşterilerine çevre ile ilgili denetim uygulamasında geçerli olan genel prensipler konusunda rehberlik eder. Hem kuruluş içi hem kuruş dışı çevre denetçilerinin ve baş denetçilerin sahip olması gereken nitelikleri kapsar.

14013: Performans Değerlendirmesi

Kurulan sistemin etkinliğinin denetlenmesi ve değerlendirilmesi ile ilgili standarttır.

14020 -14024: Etiketleme

Piyasaya sunulan mal ve hizmetlere bağlı olarak çevre ile ilgili iddiaların nasıl olması gerektiğini ve bu iddialarda yer alan terimlerin nasıl kullanılacağına dair kuralları ve tarifelerini içerir.

14041- 14044: Ürüne İlişkin Konular Ve Yaşam Boyu Değerlendirme

Sürdürülebilir kalkınma kavramında Ürünlerin çevreciliğinin devamını sağlamak için oluşturulmuş standarttır. Kuruluşun çevre politikalarına uygun olarak çevre faaliyetlerini geliştirmek için kuruluş çevre yönetim sistemini sürekli iyileştirilmelidir.

14060: Ürün Standartları

Bu standart, ürünün çevre üzerindeki olumsuz etkileri en düşük seviyeye indirmede göz önüne alınması gereken noktaları belirler.

ISO 14001 ÖZELLİKLERİ

ISO 14001 Kuruluşların çevre politika ve amaçlarının belirlenmesini sağlar. ISO 14001’in uygulanmasındaki amaç;

  • Çevre kalitesinin geliştirilmesine çalışmak

  • İnsan sağlığını korumak

  • Ekonomik meselelerin dengelenmesine yardımcı olmaktır.

ISO 14001 çevresel oluşum etkileri oluşmadan önce engellemeyi amaçlar. Çevresel zararların en aza indirilmesi için alınacak önlemleri teşvik eder. Bu standart çevre yönetim sistemlerinin yerleştirilmesi, kurulması uygulanması ile ilgili rehberlik görevini üstlenir. ISO 14001 çevre performans standardı değildir. İşletmelerin kendi performans amaçlarını ve hedeflerini oluşturma imkânını sağlamaktadır. Doğal kaynak kullanımının azaltılması, toprağa, havaya, suya verilen zararların en aza indirilmesini amaçlayan risk analizleri tabanında kurulan bir yönetim modelidir.

AVRUPA BİRLİĞİNDE ÇEVRE YÖNETİM STANDARDI

Avrupa birliğinin çevre denetim planı olan EMAS, önemli noktalarda ISO 14001’den farklılık gösterir. EMAS Avrupa birliğine üye ülkelerde geçerlidir. Avrupa Birliği Bölgesinde uygulanır. Endüstriyel faaliyetlerin bir bölümünde uygulanır. EMAS piyasa sektörlerinin özel türleri için oluşturulmuştur. Taş ocağı işletmeciliği, madencilik, enerji, atık ve yeniden kullanım gibi alanlarda bazı bölümlere yönelmiştir. Denetim sıklığı üç yıl ile sınırlıdır.

ISO 14001 ise uluslar arası geçerliliği olan bir standarttır. İşletmelerin tümünde uygulanabilir. ISO 14001 özel veya kamu sektörü, üretim veya hizmet sektörü, büyük ya da küçük her türlü kuruluşa uygulanabilir. ISO 14001 de Denetim sıklıklarla yapılır.

ISO 14001 ile EMAS arasındaki bu farklılıkların yanında her iki sistemin oluşturulma düşüncesi “Gönüllü Çevreciliği teşvik emek”tir.

ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİNİ ÖZENDİREN FAKTÖRLER

ISO standartlarına uyum gönüllülük esasına bağlı ise de yaygın olarak kabul görmüş olması ve ticari öncelikler bu uygulamayı zorunlu hale getirmiştir.

Çevresel risk ve fırsatlar bu zorunluluğun nedenlerindendir. Kirletici özelliği bulunan ürünlerin çalışanların, halkın hastalanması ve ya iş göremez hale gelmesine neden olması durumda ürünler oluşturduğu kirlilik sebebiyle dış pazarda kabul görmez. Uluslar arası pazarda saygınlığını kaybedebilir ve ya böyle bir saygınlık oluşturamaz. Bu durumda çevre riski ortaya çıkar. Öte yandan kirliliğin azaltılması, atıkların geri dönüşümünü sağlayarak enerji ve kaynak kullanımından tasarruf edilmesi ürünün çevreye duyarlı pazarda benimsenmesini dolayısıyla çevre fırsatını doğuracaktır. Çevre yönetim sistemleri çevre fırsatı oluşturur.

Çevre yönetim sistemini özendiren faktörleri iç ve dış faktörler olarak iki başlık altında toplayabiliriz.

İç Faktörler

  • İşletmelerin oluşturmak istedikleri çevresel imaj

  • Kuruluşların hissedarlarının çevresel sorumluluk alınması konusundaki talepleri

  • Finansal performans artışı

İşletmelerin kâr elde etme, Pazar payını arttırma istekleri çevre yönetimi sistemlerini kurmalarında etkisi büyük olan iç baskıyı oluşturmaktadır.

Dış Faktörler

  • Çevrede yaşayan halkın şikâyetleri

  • İşletme ruhsatıyla ilgili ihtiyaçlar.

  • Müşterilerden gelen çevresel performans değerlendirilmesi konusundaki baskılar.

  • Daha makul değerlere sigortalanma imkânı

Çevre yönetim sistemi kuran bir işletme kirlilik olayının dışında kalacağından çevreye verebilecekleri olumsuz etki potansiyeli azalacaktır, daha düşük fiyatlara sigortalanabilirler. Buda önemli bir maliyet düşüklüğü sağlayacaktır.

İşletmeler yasalardan ilişkide oldukları kurumlardan ve kamuoyundan etkilenirler. Çevre konusunda artan bilinç halkın şikâyetleri dış baskı oluşturur. Bu ve buna benzer baskılar arttıkça kuruluşların çevresel taahhütlerini ve bu konudaki güvenirliliklerini müşterilere halka, yönetime, çalışanlarına, hissedarlarına göstermek ihtiyacı artmıştır.

Yasal sınırlamaların giderek daha zorlayıcı olması, oluşan atıkları bertarafında yaşanan güçlükler ve yüksek maliyetler, Resmi makamlardan alınacak izinler çevre yönetim sistemlerinin kurulmasını özendiren faktörlerdir.

ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİNİN YAPISI

Bu yapı çevrenin iyileştirilmesinde bir güvence oluşturacaktır. Bu süreç şu şekilde gerçekleşir.

  • Planlama süreci

    • Çevre boyutları tespit edilir. Önemli olanlar değerlendirilir.

    • Amaç ve hedefler oluşturulur.

    • Uygulamalar planlanır.

  • Uygulama Süreci

    • Plan uygulanır.

    • Kuruluşun hedefleri doğrultusunda önlemler alınır.

  • Kontrol Et

    • Planlanan faaliyetler etkinlik ve yeterlilik bakımından kontrol edilir.

    • Sonuçlar planlananlar ile karşılaştırılır.

    • Zayıf noktaların çıkması için veri oluşturulur.

  • İyileştir

    • Uyumsuzlukların oluşmaması için düzeltici önleyici faaliyetlerle planlar yeniden yapılandırılır.

ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMLERİNİN YARARLARI

İşletmeler; ISO 14001 sertifikasına ve çevre yönetim sistemine sahip olduktan sonra insanlara meselelerini kolayca açıklayabilirler. Bu ikna kabiliyetinin sebebi tam anlamıyla çevre yönetim sistemini oturtmuş kuruluşun sistemde oluşturduğu çevresel hedeflerle çevre kalitesinin en üst seviyede koruyacağına dair verdiği güvencedir.

Mevcut çevre yasalarına uyumda problem yaşamayacaklardır. Çevre kanunlarına uyumsuzluk söz konusu olduğunda kuruluşların kapatılma ihtimalleri vardır. İyi bir çevre yönetim sistemine sahip olmak kanunlara uyumu kolaylaştıracak ve kapatılma riskini azaltacak veya ortadan kaldıracaktır. Tabi ki bu sistemin sürekliliği de bu değerlendirmede önemlidir.

ISO 14001’e sahip olan bir kuruluş ihalelerde rekabet gücü arttıracaktır. Çevreye zarar vermeyen bir işletmede çalışmak çalışanları motive edecek, çevre korunmalarına verdikleri katkılardan dolayı teşvik ve ödüllerden yararlanabilecektir.

Pazar paylarında artış olacağı gibi Yeşil Ürünler Pazarın dan da pay alabileceklerdir.

Uluslar arası pazarda mal satabilmek için çevre yönetim sistemleri ciddi olarak aranır olmuştur. Bir ürünü üreten çeşitli işletmeler olabilir. Bu ürünlerin fiyat ve kalitelerinin aynı olduğu durumda çevreci ürün müşterilerin ilgisini çekecek ve diğer ürünlere üstünlük sağlayacaktır. Bu önemli oranda Pazar payını arttıracak ve farklı pazarlara girilmesi yolunu açacaktır. Bunun yanında müşterilerin çevre ile ilgili beklentilere cevap verilmiş olacaktır.

ISO 14001; kuruluşlara ulusal ve uluslar arası alanda tanınmışlık sağlayarak prestijlik kazandırır. Şirket personeline verilen eğitimlerden dolayı çevre bilinci artacaktır.

Çevreye zarar vermeyen bir işletmede çalışmak çalışanları motive eder. Motivasyon çalışanların performansını artmasında en önemli adımı oluşturur. Çalışanları şirkete olan bağlılıkları da arttıracaktır.

Çevre maliyetlerinde azalma olacağından toplam maliyetlerde önemli bir düşüş görülür. Maliyetler işletmeler için sağlanacak kâr kadar önemlidir. İşletmeler çevre yönetim sisteminin uygulayarak çeşitli formlarda maliyette tasarruf sağlarlar. Çevre yönetim sistemiyle sağlanabilecek iyileşme ve gelişme şöyle özetlenebilir.

Çevre yönetim sisteminin uygulanmasında önemli bir yeri olan eğitim ile çalışanlarda gözlenen uygunsuz davranışların azalması fark edilir düzeyde olacaktır. Çalışanlarda dikkatsizlikler azalacak ve çalışanlar bilinçlendiklerinden iş kazalarında azalma görülecektir. İş kazalarında azalma ödenecek tazminatlarda azalmayı sağlarken iş gücü kaybını önleyecek ve kayıp zamanda azalma olacaktır. Bu çalışanların sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmaları anlamına geldiğinden motivasyon artışı sağlanarak düşük maliyet sağlayacaktır.

Çevre Koruma faaliyetlerinde yapılacak olan geri dönüşüm ile malzeme kullanımında azalma, düzeltme maliyetlerinde azalma, çevre açısından önemli problem oluşturan atıklarda azalma ve sonuç olarak işletmeler için önemli olan düşük maliyet elde edilecektir.

Yönetim elde ettiği kazançlar sayesinde yeni yatırımlar yapacak veya kendini geliştirerek istihdam sürekliliğini sağlayacaktır. Verimli kaynak kullanımı sayesinde kaynaklar tasarruflu kullanılmış olacak, ek bir maliyet getirmeyecek ve üretkenlik artışı sağlanacaktır. Buda düşük maliyetin önemli sebeplerinden birisidir.

Enerji kullanımı açısından düşündüğümüzde etkin ekipman bakımı sağlayarak, etkin enerji kullanım sistemleri ile enerji ve diğer kaynakların tüketiminde azalma sağlanacak ekonomik kazanç oluşacaktır. Böylece maliyetler sistemli bir şekilde kontrol edilmiş olur.

Çevre yönetim sistemlerinin sağlayacağı bu yararlar düşünüldüğünde uygulanmasının yaygın olması beklenir. Fakat ülkemizde ISO 14001 sertifikasına sahip olma oranı oldukça düşüktür. ISO 14001 sertifikasına sahip kuruluşlar Türkiye de 1997 yılında 80 civarlarında iken 2004 yılsonu itibarıyla Türkiye’de ki işletmelerin % 15 i bu Sertifikasına sahiptir. Sistemin sağlayacağı yararlar ve bu oranlar düşünüldüğünde akla şu soru geliyor. Mademki bu sistem bu kadar çok fayda sağlayabiliyor neden işletmeler bu sisteme yönelmiyor? Çünkü bu sistemin ilk kurulma aşamasında personele verilebilecek eğitim, olası danışmanlık hizmetleri, ve çalışanların bu sisteme adapte olmaları için yapılan ücret zamları belli maliyetler getireceklerdir. Kâr amacıyla kurulan işletmeler, çevre yönetim sisteminin ilerde getireceği faydaları, ki bunların başında düşük maliyetler geliyor, göz önüne almadan zarar edeceklerini düşünmeleridir.

ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİ KAPSAMINDA ÜRÜN TASARIMI

Üretim yönetimi fonksiyonları ile çevre konularının birlikte değerlendirmesi işletmelerin çevreye olumsuz etkilerinin azaltılmasında önemli fırsatlar sağlar.

İşletmelerin üretim sistemleri atık yaratmayacak ve çevreye etkilerinin en az olacak biçimde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Ürün tasarımı; kullanılan hammadde ve enerjiyi, üretici yönetimini, ambalajlamayı, nakliyeyi, atık oluşumunu, bertaraf tekniklerini, geri kazanım özelliklerini içine alan geniş bir yelpazedir.

Ürün kullanımından sonra ürün bileşenlerinin geri dönüşümü ve tekrar kullanım olanakları araştırılmalıdır. Kullanılamaz duruma gelen bileşenlerin çevreye etkilerinin en az olacak şekilde bertaraf yöntemleri değerlendirilmelidir. Kirliliği önleme teknolojilerin uygulanmasında mevcut üretim süreçlerinde ve ürün tasarımlarında değişmelerin yapılması gerekir.

ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİ KURMA AŞAMALARI

Çevre yönetim sistemini kurma aşmalarını ISO 14001’in maddeleri oluşturur.

1-Çevre Politikası

Yürürlükte ki yasalarla uyumlu olmalıdır. Sürekli gelişmeyi desteklemelidir. Politika dökümante edilmeli ve çalışanlara öğretilmelidir.

2- PLANLAMA

Kuruluş faaliyetlerinin çevreye etkisi yani çevre boyutu belirlenmeli, çevre yasa ve yönetmelikleriyle uyumlu amaç ve hedefler saptanmalı, çevre yönetim programı oluşturulmalıdır.

3.Uygulama Ve İşlem

Bu aşamada eğitim önemlidir. Kuruluş içi ve dışı iletişim sağlanmalıdır. Sistemin kurulması için kaynak, teknoloji insan gücü sağlanmalı, uygulama ve işlemi sürekli kontrol altında tutabilmek için bir temsilci ( çevre koordinatörü) atanmalı, acil durum planları yapılmalı ve olası bir kaza anında görev ve sorumluluklar belirlenmelidir. Sistem içinde düzeltici önleyici faaliyetler yapılmalı kuruluş kendi içinde sistemi denetimden geçirmeli ve sonuçları üst yönetime sunmalıdır.

4. Yönetimce Yürütülen Gözden Geçirme

Üst yönetim, çevre yönetim sisteminin uygunluğunu yeterliliğini ve etkinliğini sürdürebilmek için kendisinin belirlediği çevre yönetim sistemini gözden geçirmelidir. Çevre politikası amaç ve hedefleri gerekiyorsa değiştirilmeli, çevre ile ilgili yasa ve yönetmeliklerdeki değişiklikler uygulanmalıdır.

ISO 14001 SERTİFİKA ALMA SÜRECİ

Ülkemizde ISO 14001 sertifikası verme yetkisi olan TSE, BVQI, SGS gibi uluslar arası firmalara başvurulur. Bu sertifikayı almak için denetimden geçmek gerekir. Denetim ön ve belgelendirme denetimi olmak üzere iki şekilde yapılır. Ön denetimin amacı çevre yönetim sisteminin daha iyi anlaşılması ve belgelendirme denetiminin planlanmasına yardımcı olmaktır. Belgelendirme denetiminin amacı kuruluşunun kendi politika ve yöntemlerine uygunluğunun tespit edilmesidir.

Denetim denetçi sertifikasına sahip kişilerce yapılır. Denetimin kapsamı rapor hazırlama yöntemi, kuruluşun yeri, faaliyet ve özellikleri dikkate alınarak denetime başlanır. Denetimler sonunda sertifika verilir veya hazırlıkların tamamlanması için süre verilir. Sertifika genelde üç yıl için verilir. Sertifika koşullarının yerine getirilmesi için yılda en az iki kere denetim yapılır.

Hiç yorum yok: