7 Temmuz 2008 Pazartesi

Acaba İslamlaşıyormuyuz ?

Geçtiğimiz günlerde gazetelerde bir yazı okudum. İran’ın bir yayın organında “ Türkiye İslamlaşıyor.” diye yazmış. Bunun üzerine vehimli köşe yazarları da hemen yazılarını döşemeye başlamışlar. Ülkenin başındakilerin eşlerinin başındakiler Ülkenin İslamlaşmasına yetmişte artmış bile. Artık ülkede yeterli miktarda içki tüketilemiyormuş. Bilhassa belediyelerin tesislerinde Yeşilaycılık hakimmiş. Sahillerimizde haşama ile denize girenlerin sayısı artmış.

Bazı aklı evvellere göre, haşama şort mikrop yayıyor imiş de bermuda şort giyince mikrop yaymıyor imiş. Birbirinden ne farkı var? Yıllarca Tereyağı kolesterol yapıyor yalanını bize yutturmadılar mı?

Maalesef Ülkemizde uzun yıllar Osmanlılaşma ve İslamlaşma korkusu üretildi. Bir taraftan aleviler kışkırtılmaya çalışıldı. Diğer taraftan Kürtler ayaklandırılmaya uğraşıldı. Bu provokasyonlara da Ülke içinden ciddi destekler geldi.

Ülkenin kaynakları çarçur ediliyor kimin umurunda? Yabancılar Ülkemizde toprak edinme yarışına girmişler kimin umurunda? Bankalar ve sanayi kuruluşları yabancıların eline geçmiş kimin umurunda?

Bu bankalar vasıtası ile çiftçi borçlandırılıyor, malı mülkü haczediliyor kimin umurunda?
Ülke içindeki ajanlar vasıtası ile Türkiye’nin komşuları ile olan ilişkileri bozulmaya ve Ülke yalnızlaştırılmaya çalışılıyor kimin umurunda?

Düşük kur sıcak para ile sürekli borçlanan ekonomi, Ülkeyi giderek borç batağına sürüklüyor kimin umurunda? Geçmişte beş sente muhtaç olan Ülkemiz bu konumundan kurtulurken beş metrekareye muhtaç bir Ülke haline mi geliyor? Kimin umurunda?

Bu ve buna benzer konular tartışılması gerekirken insanlar farklı konulara yönlendiriliyor.

Bir zamanlar açalım da ifsat edelim bu zıkkımları demişlerdi. Düşündükleri gibi olmadı.

Şimdi de kapatalım bu zıkkımları diyorlar.

Ülke insanının milli ve dini yapısı üzerinde oynamaya çalışıyorlar.

Birlik ve beraberliğinin bozulmasına uğraşıyorlar.

Detaylara bakacak olursanız. Gerçekten İslamlaşıyor muyuz hemen görebilirsiniz.

Kutladığımız yılbaşı, kestiğimiz çamlar. Onlara bağladığımız çanlar, Noel babalar, İslami mi? Hayır. Okullarımızda gelenek haline gelmiş kep törenleri İslami mi? Hayır.

Yabancı müzik eşliğinde kıydığımız nikahlar, gelinle damadın sahneye çıkışı İslami mi? Hayır. Gelinlerin giydiği gelinliğin modelleri İslami mi? Hayır.

Verdiğimiz davetlerde yemek usulleri ve kokteyl adeti İslami mi? Hayır.

Yine protokol yemeklerinde çatal sol elde bıçak sağ elde ve yemeği sol elle yemek gerekliyse bu İslami mi? Hayır.

Bindiğimiz vasıtalar, kullandığımız teknolojik aletler, ev eşyaları İslami mi? Hayır.

Giydiğimiz ceket, pantolon, etek, ayakkabı, kravat, palto vs. bunlar İslami mi? Hayır.

Modayı İslami yayın organlarından mı takip ediyoruz? Hayır.

Gemileri denize indirirken patlattığımız şampanyalar İslami mi? hayır.

Çocuklarımızı iyi ki doğdun şarkıları ile dünyaya getirip, ölünce şakşaklarla uğurlamak İslami mi? Hayır.

Öğrencilerimizin okul yaşamları, kız erkek aynı evi paylaşmaları, giyimleri, partileri, eğlenceleri, Gençlerimizin, Hatta yetişkinlerimizin  flörtleri, ön evlilikleri, evlilik dışı yaşamları İslami mi? Hayır. Kutladığımız doğum günleri, anneler günü, babalar günü İslami mi? Hayır.

Sanatımız, sergilerimiz, sergilediklerimiz, İslami mi? Hayır.

Dükkanlarımızın üzerindeki tabelalarda yazılanlar, İmalatlarımızın isimlerinin çoğu İslami mi? Hayır. Dinlediğimiz müzik İslami mi? Hayır.

Peki bizim bunlardan bir şikayetimiz var mı? Hayır.

O halde nasıl oluyor da İslamlaşıyoruz. Biri çıkıp ta bana anlatabilir mi? Hayır.

Siyaset sahnesindeki dalaverecilere baktıkça, ticaretimizdeki sahtekarlıkları gördükçe, halkımız arasında gittikçe bozulan ahlak yapısını izledikçe, azınlığın çoğunluğa tahakkümü devam ettikçe, milletin istemedikleri milletin efendisi olmaya uğraştıkça, Avrupai bir uçurumun içine yuvarlandığımızı dehşetle müşahede ediyoruz..

Yukarıda sıraladıklarımın neticesi  rahatlıkla diyebilirim ki;

Biz ne İslamlaşıyoruz. Ne de millileşiyoruz. Aksine,

Biz gittikçe Bizanslaşıyoruz.

1 yorum:

Günlüğüm dedi ki...

Muzaffer Bey,
Yaptığınız tespitler çarpıcı, sarsıcı gerçeği ortaya koyan üslubunuz etkili. Tebrik ve teşekkürlerimi sunuyor,konuya katkı olarak aşağıdaki şiiri ekliyorum.
Selamlar.
Ruhittin Sönmez

Eğer Hazreti MUHAMMED ziyaretinize gelse,
Yalnızca birkaç günlüğüne
Aniden çalsa kapınızı,
Merak ediyorum neler yapacağınızı
Verirdiniz odaların en güzelini,
Gelmişken misafirlerin en kıymetlisi
Ve,sunardınız elinizdeki,
Yiyeceklerin,seçereke en iyisini


Ve,inanmasına çalışırdınız,
Onunla beraber olmaktan
Ona evinizde hizmet etmekten,
Mukayese edilemeyen mutluluğunuza
FakatOnu gelirken gördüğünüzde,
Karşılar mıydınız hemen kapıda,
Açık kollarınızla,
Hoşgeldin diyerek misafirinize
YoksaDeğiştirir miydiniz elbiselerinizi,
Buyur etmeden önce içeri
Veya saklayıp bazı dergileri,
Koyar mıydınız yerine Kur'an-ı Kerimi
Hala seyreder miydiniz uygunsuz dizileri
Televizyonunuzda,
Veya koşar mıydınız kapatmak için düğmesini,



Rahatsızlık vermeden önce 'O'na
Kapatır mıydınız radyoyu,
İşitmemiştir diyerek onu
Ve ister miydiniz söylememeyi,
Telaşla çıkan o son kaba sözleri
Saklayıpta müzikleri,
Alır mıydınız hadis kitaplarını ileri
Açar mıydınız kapıyı,doğruca girsin diye içeri,


Yoksa eliniz ayağınıza mı dolaşırdı
Merak ediyorum:Eğer PEYGAMBERİMİZ,
Bir kaç günlüğüne sizinle birlikte yaşasa,
Yapmaya devam edecek misiniz,
Her zaman yaptığınız şeyleri?


Diliniz söyler miydi,
O alıştığı sözleri
Hayatınız değişmeden mi sürerdi,
Takip ederek geçmiş günleri
Devam eder miydiniz konuşmalara,
Ailenizde,her zamanki gibi
Zor gelirmiydi her yemekten sonra,
Yapılınca dua


Devam eder miydiniz namaza,
Üşenmeden her defa
Kalkar mıydınız erkenden,
Her sabah,kılmak için namaza
Mırıldanır mıydınız aynı şarkıları,
Okurmuydunuz aynı kitapları


Bilsin ister miydiniz,
Aklınızın ve ruhunuzun beslendiği şeyleri?
Götürür müydünüz sizinle,
Gitmek istediğiniz her yere
Yoksa,değişir miydi planlarınız,
Sadece birkaç günlüğüne
Can atarmıydınız tanıştırmak için,
'O'nu en yakın arkadaşlarınızla
Yoksa;onlar sakın gözükmesin,
Diye temenni mi ederdiniz,birkaç gün daha
Can atarmıydınız kalsın diye sizinle,
Ta sonsuza kadar
Yoksa Derin bir nefes mi alırdınız,
Sonunda gitti diye


Bilmek gerçekten ilginç olmalı,
Sizin tavrınızı
Eğer HAZRETİ MUHAMMED gelseydi,
Ziyarete birkaç günlüğüne sizi




Yazan:Camilla Badr
Tercüme eden:İlhami MOrak