Türkiye bu hızla giderse kendi kendini suçlayan ülkeler kategorisinde Guinness rekorlar kitabına geçecek. Kendisine aydın diyen, böyle demekle aydın olduğunu zanneden, zannettikçe de havalara giren bir gurup insan yine kendisini ihbar etme mutluluğuna ermiş.
Mevcut iktidarı hazmedemeyen, her fırsatta ülkede arıza çıkarmaya çalışan bu çakma entelektüeller bir özür dileme kampanyası başlatmış. Kimin için yapmışlar bu işi:
On binlerce masum insanın burnu dibinde dilediğince yaşayıp, onların hoşgörülerinden istifade ettikten sonra, arkadan vurmak sureti ile onları katleden Ermeniler için.
Bu aydınlanmamışlar,kendi dergileri olan Aydınlık dergisinin 2005 Ekim'inin başından itibaren yayımlanan KAZAÇNUNİ RAPORU nu okumadılar mı?.
Kim bu OVANES KAZAÇNUNİ ?
Ovanes Kazaçnuni 1918 yılı Temmuz ayında kurulan Ermeni devletinin ilk başbakanıdır. Taşnak hükümetini 1919 ağustosuna kadar 13 ay yönetmiştir. Taşnaksutyun Partisi'nin kurucusu ve lideridir. Ermenistan'ın ve Taşnak Partisi'nin en yetkilisidir. 1867 yılında Gürcistan'ın Ahıska bölgesinde doğmuş bir mimardır. 1920 yılında Ermenistan'da Bolşevik iktidarının kurulmasının ardından tutuklanmıştır. 1938 yılında ölmüştür.
Şimdi size Kazaçnuni'nin 1923 yılı nisan ayında Bükreş'te yapılan Yurtdışı Konferansına sunduğu rapordan bazı maddeleri aktaracağım. Aslında bu rapor Kazaçnuni'nin bir itirafıdır.
Bu itiraf o yıl kitap olarak yayımlanır. Kitabın adı "Taşnaksutyun'un artık yapacağı bir şey yok."
Ovanes Kazaçnuni'nin kitabındaki saptamalardan bazılarını sunuyorum.
Tehcir kararı amacına uygundu.
Ermeniler Müslüman nüfusu katletmişlerdi.
Ermenistan da Taşnak diktatörlüğü kurmuşlardı.
Taşnak yönetimi dışında suçlu aranmamalıydı.
Bu başkalarının değil, Ermenistan'ın Başbakanının saptamalarıydı.
Gördünüz mü değerli okuyucular? Türklerin meşru olan savunma içgüdüsüne Ermeni'nin Başbakanı nasıl hak veriyor. Peki bizim içimizdekiler ne yapıyor?
Kendi ülkesinin meşru tepkisini yok sayarak bir suçlu gibi özür diliyor.
Ne siz nede ben bu hareketin yüzeysel bir gaflet olarak yapıldığına inanacak kadar saf değiliz.
Bu harekette Türkiye'nin bir diriliş içerisine girmemesi için uluslar arası sindirme politikasının bir parçasıdır.. BÜYÜK BELA'nın bir projedir.
Bu projenin bir parçası olanlara yazıklar olsun.
Almanya gibi yapmayıp, intikam adına misilleme ve yok etme yerine tehcir etmeyi tercih eden bir milletin bu icraatıyla örnek olduğunu ifade edeceğine en hafif tabiri ile özür dileme aymazlığına düşen, asla aydınlanamamış bu insanlara yazıklar olsun.
Ağacın baltaya , "Sen demirsin. Sana kızamıyorum. Fakat sapına çok güceniyorum. Onunda aslının benden olması zoruma gidiyor."dediği gibi.
Aranızdan bazılarına kızamıyorum. Bazılarınızın yaptığı ise çok gücüme gidiyor. Acaba bazılarınızın geçmişini bizden zannettiğim için mi?
Demokrasi ve özgürlüğü de bir hayli sulandırdık. Hakaret mi değil mi hiç umursamadan ağzımıza geleni söylüyoruz. Yeter ki karşımızdaki muhalifimiz olsun.
Bazı Yazarlarımız, çizerlerimiz, ilim adamlarımızda bir alem. Bazen üstlerini giyinip,olmadık yerde yollara dökülürler. Bazen de suspus olurlar. Tepkileri hak ve adalet için değil, tepkileri sadece taraf için. Tarafı tutuyorsa yapana methiyeler düzerler. Onun haklılığını bütün kuralları çiğneme pahasına da olsa savunurlar. Tarafı tutmuyorsa, bir bardak suda fırtınalar koparırlar.
Cumhurbaşkanının gayet insani olan soyağacı açıklaması bile onlara batar. Haddini fersah fersah aşan Milletvekilini savunmak için adeta kuyruğa girerler. Savunmaya ağzı varamayanlar bile onun üzerinden Cumhurbaşkanını eleştirme zevkine ererler.
Milletin adına, milleti temsilen o koltukları işgal ederken milletin temsilcilerinin soyunla sopunla uğraşanlara yazıklar olsun.
Milletin en sıkıntılı zamanında fırsatı ganimet bilerek onu arkadan vuran, on binlerce vatan evladını çukurlara doldurarak topluca katleden, binlerce kadın ve genç kızın ırzına geçerek, onları insanlık dışı işkencelere maruz bırakan Ermeni hainlerden özür dilemek rezaletinde bulunanlara yazıklar olsun.
Bu Ülkenin imkanlarıyla semirerek lüks yaşayıp, vatanına, milletine, geçmişine haksızlık edenlere,
Yüz bin kere yazıklar olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder