15 Nisan 2008 Salı

Oyun İçinde Oyun

Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafyanda geçmişinden günümüze baktığımızda politik ve kültürel bir çok mücadele olduğu görülmektedir. Bunun sebebi her zaman yazılarımda bahsettiğim gibi bölgenin bulunduğu coğrafyanın her dönem cazibe merkezi olmasından kaynaklanmaktadır.

Tarihe siyasi oyunların en yoğun yaşandığı devletlerin başında geçen Bizans’ın üzerine kurulan Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’ne Bizans’tan kalan yegane mirasın siyasi oyunlar olduğunu, özellikle son zamanlarda ülkemizin içerisinde bulunduğu durumdan ötürü, rahatlıkla söyleyebiliriz.

Nitekim bundan iki üç sene evvel Fransa Cumhurbaşkanı Chirac’ın “Anadolu’da yaşayanların çoğu Bizans’ın torunlarıdır” gibi bir ifade kullanması bir çok yönden gerçeği yansıtmasa da siyasi oyun kurma açısından benzerlik göstermektedir.

Bir önceki yazımda sizlere Ergenekon operasyonun ardında yatan kanaatimce asıl nedenin ülkemizde uzun yıllardır var olan atanmışlar ve seçilmişler arasındaki mücadele olduğunu izah etmiştim.

Tabii bu operasyon kanaatime göre birçok oyunu da içermektedir. Birincisi iki grup arasındaki iktidar mücadelesi, diğeri de Türk Ortodoks Kilisesini kapatarak Fener Rum Patrikliğine özerkliğin yolunu açmaktır. Bu operasyonun başladığı tarihin Yunanistan başbakanının geldiği zamana rastlaması bahsettiğimiz hususun gerçekliğini doğrular nitelik taşımaktadır.

Tüm bu olanlara binaen karşı bir oyun olarak hükümeti oluşturan partinin kapatılması durumu söz konusu olmuştur. Bu durum atanmışlarla seçilmişler arasındaki mücadeleye yeni bir boyut kazandırmıştır.

Kanaatimce bu davanın içerisinde birçok siyasi manevra yer almaktadır. Birincisi atanmışlardan seçilmişlere “devletin sahibi biziz” mesajı olabileceği gibi, diğeri, bugüne kadar her zaman kriz psikolojisini iyi değerlendiren hükümet partisine gelecek seçimlerde yerini sağlamlaştırma yönünde iyi bir koz sağlaması olabilir.

Bu coğrafyada en uzun hakimiyete sahip olan Türk milletinin bu bölgeye yerleşmeden önce zayıf olan siyasi oyun kurma kabiliyeti, bölgeye yerleştikten sonra kazandığı en büyük kabiliyettir. Hatta zamanla yaşanan çetin olaylar oyun içinde oyun kurmaya kadar götürmüştür.

Bu sebepledir ki dış ülkelerin gündemi ayda bir değişirken bizde haftada bir değişmektedir. Kendi iç politikamız içerisinde kurduğumuz maharetli siyasi oyunları dış politikada da kurma yoluna gidebilmemiz şu günlerde en büyük dileğimdir.

İyi Haftalar!...

Hiç yorum yok: