Geçen sabah gazeteleri okurken, bizlerle ilgili bir haber canımı sıkmıştı. Hemen sevgili ağabeyimi arayıp habere tepki gösterip göstermeyeceğimi sordum? Ağabeyim ise, haberi bizlere gösterilen ilgi gibi değerlendirmemi söyledi.
Çok doğru. İnsanların bakış açıları duygularını etkiliyor. Bu olayı olumsuz değerlendirdiğim gibi aksine ağabeyim bu işte de bir hayır vardır diyebildi. Demek ki olayları daha iyi okuyabilmeli ve bu tip hadiseler, bizlerin olgunlaşması ve eğitimi için iyi birer fırsat olmalıdır. Şerden de hayır doğabileceğini bilmeliyiz.
Bu hadiseden sonra, okuduğum son kitaptaki Aytekin’in hikayesi dikkatimi çekmişti. Aytekin, Karadeniz’in sahil şehri Ordu’da yaşıyor ve geçimini balıkçılıkla sağlıyordu.
Aytekin, Aralık ayının soğuk bir sabahında, sahilden arkadaşlarıyla birlikte denize açılmıştı. Öğleden sonra büyük bir fırtına kopmuş ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar hiçbir balıkçı teknesi sahile dönememişti. Gece boyunca balıkçıların anneleri, eşleri, çocukları ellerini açıp Allah’a dua ediyor ve sağ-salim sahile dönmelerini merakla bekliyorlardı.
Böyle bir ortamda, Aytekin’in evinde büyük bir yangın çıkmış ve yangını söndürecek kimse de olmadığından ev tamamen kül olmuştu.
Sabahın ilk saatlerinde balıkçı ailelerinde çok büyük sevinç vardı. Balıkçıların tamamı sağ-salim sahile ulaşmıştı. Ancak Aytekin’in eşinin üzerinde çok büyük bir hüzün vardı. Evi, yangında tamamen kül olmuştu. Aytekin sahile ayak basar basmaz eşi çığlığı basmıştı. Aytekin’im mahvolduk, bittik. her şeyimiz yandı, yok oldu.
Aytekin ise eşine, o yangına şükürler olsun. Yanan evimizden çıkan alevler sayesinde bütün balıkçı tekneleri yolunu buldu ve salimen sahile döndü dedi
Olaylar karşısında sağduyuyu hiçbir zaman kaybetmemeli, herkesin bir hesabı olduğu gibi Allah’ın da bir hesabı olduğunu bilmeliyiz.
Ağabeyimin söylediklerine şimdi daha çok hak veriyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder