22 Şubat 2008 Cuma

İzmit’teki Büyük Ata Yadigârı Pertev Mehmet Paşa Camii ve Külliyesi

Son Günlerde Yaşananlar Üzerine Birkaç Söz

Pertev Mehmet Paşa Camii’ne karşı son günlerde yapılan çirkin saldırıları üzüntüyle karşılıyoruz.

İzmit’teki en önemli ata yadigârlarımızdan birisi olan bu esere karşı yapılan saldırılar, bilinçli olarak planlanmaktadır. Yapılan bu saldırıların özünde, insanları tahrik etmek, manevi duyguları zedelemek, insanlar arasına kin ve nifak tohumları ekmek düşüncesi vardır.

Ama bu işleri organize eden kişiler şunu çok iyi bilmelidirler ki, sevgi, kardeşlik ve hoşgörü duyguları yüksek olan bu aziz millet, bu tarz provakatif eylemlere prim vermeyecektir.

Böylesine bir dönemde bizce yapılması gereken, üzerinde çirkin oyunların oynanmaya çalışıldığı bu eserleri daha yakından tanımak ve tanıtabilmektir. Bu vesileyle ata yadigârımız olan Pertev Mehmet Paşa Camii ve Külliyesi’yle ilgili hazırlamış olduğumuz bilgileri sizlerle paylaşmak istiyoruz…

Tarihçesi

Pertev Mehmet Paşa Külliyesi, İzmit’te yapılmış olan bir menzil (konaklama yeri) külliyesidir. Pertev Mehmet Paşa adına -ölümü sonrası vasiyeti gereğince- kethüdası Sinan Ağa tarafından Mimar Sinan’a 1579 yılında yaptırılmıştır. Külliye ilk yapıldığında; cami, kervansaray, sıbyan mektebi, aşevi, çeşme ve dükkânlardan oluşmaktaydı. Bu birimlerden günümüze sadece; cami, şadırvan, sıbyan mektebi, hamam (harabe vaziyette) ve çeşme ulaşabilmiştir.

Pertev Mehmet Paşa Kimdir?

Aslen Hersekli olan Pertev Mehmet Paşa, Defterdar İskender Çelebi’nin kölelerindendir. İskender Çelebi’nin öldürülmesinden sonra saraya alınmış, ilk önce kapıcıbaşı daha sonra ise Yeniçeri ağası olmuştur. Yeniçeri ağasıyken yükselerek 1554’te Rumeli Beylerbeyi, 1557’de IV. Vezir olmuştur. 1566 yılında Zigetvar Seferi sırasında II.Vezir olan Pertev Mehmet Paşa, bir süre sonra serdarlığa atanmıştır. Denizcikle ilgisi olmadığı halde donanma serdarlığına atanan Pertev Mehmet Paşa, yenilgiyle sonuçlanan İnebahtı Deniz Savaşı’ndan sonra görevinden alınarak II. Vezirliğe atanmıştır. 1572 yılında vefat etmiştir.

Pertev Mehmet Paşa Külliye’sini oluşturan yapıların, çeşitli tarihlerde (1719, 1764, 1858, 1952-1961 arası, 1999 sonrası)  onarım gördüğü vesikalardan anlaşılmaktadır. Özellikle 1719 tarihinde yaşanan deprem felaketinde hasar gören cami, imaret, hamam ve hanın onarımı için İstanbul’dan ustalar gönderilmiştir.     

Pertev Mehmet Paşa Camii (Yeni Cuma Camii)

Kareye yakın dikdörtgen plana sahip yapı, çift son cemaat yeri olan, tek kubbeli, tek minareli bir camidir. İnşasında kesme taş malzeme kullanılmıştır.   

Kuzeybatıda bulunan portalle yapıya giriş sağlanmıştır. Ahşap giriş kapısı sade silmelerden oluşan mermer bir dikdörtgen çerçeve içine yerleştirilmiştir.

Caminin merkezi kubbesi yarım kubbelerle takviye edilmiş, kubbeye geçişte tromplar kullanılmıştır. Trompları dıştan da belirlenmiş olan dört köşeden payanda kemerleriyle desteklenmiştir. Beden duvarları oldukça yüksek olan yapının, kubbeye geçiş kısmında iki kasnağa yer verilmiştir. Bu uygulama Mimar Sinan’ın bazı yapılarda uyguladığı bir tarz olup, uygulamanın özünde yücelim duygusu yatmaktadır.

Caminin mihrabı ve minberi mermer malzemedendir. İkisi de orijinaldir. Mihrap beden duvarlarındaki ikinci sıra pencerelere kadar uzanmaktadır. Minberde oldukça yüksek yapılmıştır.

Caminin yücelim duygusu doğrultusunda yüksek beden duvarları ve çift kasnaklı olarak inşa edilmesi, iç mekânda bulunan yapı elemanlarını etkilemiştir. Oldukça yüksek boyutlu olan, mihrap, minber ve mahfil bunun en güzel örnekleridir.   

Son cemaat yerinin 1. bölümü, ortada üç kubbe ve yanlarda beşik tonozla, 2. bölümü ise ahşap çatılı bir tavanla örtülüdür. Son cemaat yerinde iki tane küçük mihrap nişi bulunmaktadır.         

Süsleme Unsurları

Pertev Mehmet Paşa Camii, mermer, taş, ahşap, kalemişi ve vitray süslemelerin görüldüğü bir yapıdır.

Mermer mihrap, minber, vaaz kürsüsü ve giriş kapısı bezemelerle kaplıdır. Yapının bezeme bakımından en zengin öğesi minberdir. Minber aynalığında sonsuzluk prensibiyle yapılmış geometriksel süslemelere yer verilmiştir. Minber sonradan boyanmış, yaldızlanmıştır. Mihrap silmelerle çerçeve içerisine alınmıştır. Ortada beş köşeli niş bulunmaktadır.  

Caminin ana kubbesi, kubbeye geçiş elemanları, son cemaat yeri kubbeleri ve tonozlarında kalemişi süslemeler bulunmaktadır. Bu süslemelerde ince bir işçilik görülmektedir. Süslemeler geç devir özellikleri göstermektedir. Vitray süsleme, mihrap duvarındaki pencerelerde kullanılmıştır.

Caminin kapı kanatları ve pencere kapaklarında, ahşap işçiliğin önemli örnekleriyle karşılaşılmaktadır. Kapı kanatlarında kündekari tekniğinde yapılmış, geometriksel bezeme dikkat çekicidir.

Caminin avlu duvarının batı ana giriş kapısı üzerindeki kitabede “Cami-i Şerif-i Pertev Mehmet Paşa Sene 987”yazısı bulunmaktadır

Şadırvan

Avluda bulunan onigen planlı şadırvan, mermerden ve pudding (kırmızı) taşından yapılmıştır. Şadırvanın her cephesinde birer musluk düzeneğine yer verilmiştir.

Minare

Caminin minaresi düzgün kesme taştan yapılmıştır. Silindirik gövdeli olan minare, tek şerefelidir. Şerefe altı silmelerle hareketlendirilmiştir. 1999 Marmara Depremi sırasında zarar gören minaresi, şerefe kaidesinden itibaren komple yenilenmiştir.  

Çeşme    

Avlunun güneybatı köşesinde bulunan çeşme yapısı, kesme taş malzemeden yapılmıştır. Kemerli üç bölümden oluşmaktadır. (1.bölüm insanlar, diğer bölümler ise hayvanlara su vermek için yapılmıştır.) Çeşme üzerindeki yapım kitabesinde “Çeşme-i Latif-i Pertev Paşa” yazısı bulunmaktadır.

Sıbyan Mektebi

Cami avlusunun kuzeybatı köşesinde bulunmaktadır. İnşasında Kabataş, kesme taş ve tuğla malzemenin kullanıldığı, sıbyan mektebi oldukça sade bir yapıya sahiptir. Günümüzde Kuran kursu olarak kullanılmaktadır.   

Hamam

Caminin batısında yer almaktadır. Çift fonksiyonlu bir hamam yapısıdır. Her ikisini de ısıtan ortak bir külhan düzeneğine sahiptir. Yapı, günümüzde oldukça harap bir vaziyettedir.        

Hiç yorum yok: