1 Şubat 2008 Cuma

Yeter


Yakında mutfaklarımızda bıçak kullanmanın yasak olmasını isteyenler çıkarsa şaşırmamak gerek. Zira öyle potansiyel tehlikeler ortaya atılıyor ki, şaşırmamak elde değil. Bunlardan biri başörtüsü.



Birilerine göre başörtüsü serbest bırakılırsa öyle kötü hadiseler olacak ki sormayın.



Başbakanın İspanyadaki beyanatlarından sonra yeniden gündeme gelen başörtüsü sorunundan sonra bir okuyucumuz telefonla arayarak önceki sayımızda Türkiye de yaşanan bu olayları İslamiyet’in ilk günlerindeki Arabistan da yaşananlarla olan benzerliği ifademizin ne kadar haklı olduğunu söyledi.




Gerçekten son olaylar ülkemizdeki demokrasi kültürünün ne halde olduğunu gösteriyor. He ne kadar demokrasi ile yönetiliyor olsak dahi utanılacak durumdayız. Bu ülkenin aydınlarının yaptığını en cahilleri yapmıyor. Askeri müdahaleler sonrası demokrasinin askıya alınmasına bırakın en küçük tepkiyi, ülkenin üniversite profesörleri müdahaleyi destekler yürüyüşler yapmışlardı. Bugün de aynı şekilde en kutsal haklar en aydın geçinenler tarafından halkımızdan esirgenmeye çalışılmaktadır. En son örnek en yüksek yargı organımızın başsavcısı kendi alanına girmeyen bir konuda fikir yürütmekte sakınca görmemiş, iktidar partisi ile bu konuda destek veren MHP’yi tehdit etmiştir.



Bilindiği gibi ülkemizde kuvetler ayrılığı vardır. Bu kuvvetler kendi sahalarında görevli olup, başka alanlara müdahale hakkına sahip değillerdir. Yargının görevi yasama organının çıkardığı yasaları uygulamaktır. Kendisi yasa çıkaramaz. Kendi kafasına göre karar verecekse kanun çıkarmaya, dolayısıyla kanun yapan meclise ne hacet var?




İşin asıl vahim yani yargı yasamaya müdahale edince buna en çok itiraz edecek olan yasama organları olması gerekirken yasama organını oluşturan siyasi partilerden ikisi kendilerine yapılan müdahaleyi desteklemişlerdir. Bu siyasi partiler en azından çıkıp bizde başörtüsüne karşıyız fakat bu konuda karar sizin değil bizimdir demeleri gerekirdi. Bu nasıl demokrasi anlayışı anlamak mümkün değil.




MHP’nin bu konudaki tavrı sevindirici olmuştur. Muhalefet her şeye itiraz değildir. Yanlışa hayır, doğruya evettir. Bahçelinin cevabı diğerlerine örnek olsun.


Hiç yorum yok: