"Sefa Sirmen'in İl başkanlığı Büyük şehir yarışının startıdır." Ben böyle düşünüyorum.
Bu düşüncemden hareketle gerek Sayın Sefa Sirmen'in İl başkanlığını, gerekse yerel seçim mücadelesini kendi kafamda seslendirmek ve yorumlarımı sizinle paylaşmak istiyorum.
Önce şunu söylemeliyim ki sayın Sefa Sirmen İl başkanı olmaya mecbur edilmiştir. Aslında yerel seçimlere yakın bir zamanda gücünü bölmeyi hiçbir siyasetçi istemez. Akıllı kaptan ise gelecek fırtınayı kuşların kanat çırpışından anlar. Sefa bey de on ikiye beş kala kazık yiyeceğini, hem de sivrilttiği kazıkların kendisine batacağını anlamıştır. Ben inanıyorum ki CHP'nin bazı kaşarlılarının Sefa Sirmen'i aday yapmaya niyeti yoktu. Bazıları da iktidar karşısında yegane mücadele verebilecek kişinin de Sefa Sirmen olacağını çok iyi biliyordu. Çift taraflılar hariç mücadele bu iki gurup arasında geçti. Sayın Sirmen adaylığı ile bir taşla iki kuş vurmuş oldu. Birinci yaptığı hiç kimseye müdana etmeden kendi göbeğini kendisinin kesmesidir. İkinci yaptığı ise çıkacağı zorlu mücadele yürüyüşünde arkasındaki Brütüsleri görmesidir.
Sayın Erenkaya'nın Belediye Başkanı olduğu dönemde Ben ANAP'tan rakibi idim. Açıkça söyleyebilirim ki; şayet sayın Sefa Sirmen Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmasa idi, sayın Hikmet Erenkaya'nın Saraybahçe'yi kazanabilmesi mümkün değildi. Sayın Erenkaya'nın siyasi istikbalinin mimarı Sayın Sefa Sirmen'dir.Buna rağmen sayın Sirmen'in karşılaştığı tablo siyasetin bir cilvesidir. Bu sözlerim Sayın Fikret Toker içinde geçerlidir.
Eğer Sefa Sirmen'i tanıyorsam biliyorum ki o bunları hafızasına depo etmesine rağmen yürüyüşünde hiç dert etmeyecektir. "Siyasette mücadele vardır, fakat düşmanlık yoktur." düsturunu özümsemiş az insanlardan biridir. Bu yönünü yaşayarak öğrenmiş bir kişiyim.
Sefa Sirmen için İl başkanlığı zaruretten alınması gereken bir kale olmasına rağmen, çıkacağı yolculukta bu kale onu hedefe taşımaya yetmeyecektir. Önünde iki zorlu mücadele vardır.
Birincisi kendi partisinden genel merkez bazında gelecek çelmeleri aşmak için verilecek mücadele. İkincisi yorucu ve o derece sıkıntılı yolculukta yanında taşıyacağı güvenilir yandaşları iyi tespit etmek için verilecek mücadele. Bu mücadele İl başkanlığı mücadelesinden zordur. Çünkü bu mücadele oy ile olmamaktadır. Demokratik bir mücadele değildir. Profesyonellere karşı verilecek bir mücadeledir. Çünkü "genel başkanlığı gündeme gelmiş bir adam tehlikeli adamdır. Önü kesilmesi lazımdır." argümanı işletilmeye başlatılacaktır.
Bütün bu oyunların sahneye konmasından sonra Sayın Sirmen CHP den Büyükşehir Belediye Başkan adayı olursa 2.0 galip olacaktır. Sayın Sefa Sirmen in çıkışı Ak Parti den sayın İbrahim Karaosmanoğlu'nun adaylığını zorunlu hale getirmiştir.
Asıl mücadele ise bundan sonra başlayacaktır. Karşısında hükümetin gücü ile donanmış bir iktidar belediye başkanı. Yine karşısında iktidarın gücünü sonuna kadar kullanabilecek bir iktidar partisi yerel teşkilat kadroları. Aynı şekilde iktidarla göreve gelmiş bir kısım bürokrat ve teknokratlar. Aynı şekilde iktidara oy vermiş bir kitle. Kim ne derse desin iktidarın parasal gücü ile yapılmış yerel hizmetler.
Bütün bunlara rağmen şayet sayın Sefa Sirmen seçimi kazanırsa seçimin skoru 1-0 değildir.
O zaman seçimin skoru 10-0 olacaktır. İktidar gücüne sahip olup ta seçim kaybedenin kazanan adayın değil elini ayaklarını bile öpmekten başka yapacağı bir şey yoktur.
Bu bakımdan bu seçim çok zorlu geçecektir. Başka adaylar çıksa bile onlar çaya çerezden başka bir şey değildir. Bu konuda daha çok konuşacağız. Her ikisine o gün karşı karşıya gelebilirlerse şimdiden başarılar diliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder